İLK İNSAN, ORTAASYA İNSANI, ÖNTÜRKLER
وقتی دانشمندان از تاریخ بحث می کنند تاریخ ملتها را بغیر از ترکان بطور دقیق و معلوم مطرح میکنند ولی وقتی نوبت به تاریخ اولیه ترکان میرسد دانشمندان دست تسلیم برداشته و سخن مشهوری که میگوید اگر دو چیز در دنیا نامعلوم باشد یکی تاریخ ترکان است را بیان می کنند.
در این مقاله با استفاده از انچه از کتیبه های چند ده هزار ساله پروترک ها بر میاد برگ هایی از تاریخ اولیه بشریت مطرح میشود.
به اعتراف دانشمندان اولین الفبای جهان الفبای رونیک runik و الفبای Futhark هستند که در نوشتن کتیبه های پروترک ها استفاده شده است.این کتیبه ها بصورت طمغا(مهر) و سیمگه(نماد) و حروف هستند.گاهی در این کتیبه ها با مفاهیمی عمیق همچون زندگی در بهشت و نزول از خدا بر زمین و یا انسان اشرف مخلوقات و این گونه مسائل درباره انسان اولیه بر می خوریم.
تاریخ این کتیبه ها از 30000 سال پیش تا به 3000 سال پیش بر می گردد.
درزبان پروترک هر طمغا بصورت یک نماد و هم بصورت یک حرف است.همانند حروف مقطعه
الف لام میم
Bir ORTA ASYA dili olan PROTO-TÜRKÇE’de her TAMGA bir HECE’dir, ve bir KAVRAM ifade eder, aynı zamanda bir HARF’tir.
حال به بررسی بعضی از این مفاهیم در کتیبه های ترکی میپردازیم
مفهوم طمغای ON-OĞ :اون-اوغ در کتیبه های پروترک به معنی انسان مقدس و انسانی که از روح خدا خلق شده بر میگردد (بدون ماده )
TÜRKLER, bu yüzden kendilerine ON-OĞ - KUTSAL KİŞİ derler... ON aynı zamanda KAİNAT demektir... Yani İNSAN, EŞREF-İ MAHLÛKAT'tır. En şerefli yaratıktır!..
O yüzden ON-OĞ, TANRI KATI'nda sanki uyku halindedir, buna UYU-USUK denir... Bu kelime bugün UYUŞUK haline dönüşmüştür.
مفهوم طمغای OĞ :انسان مقدس پس از رانده شدن از بهشت اوغ خوانده شده است.
ON-OĞ yeryüzüne inince YUKARI ile, KÂİNAT ile bağlantısını unutur. Sadece OĞ olur
در ضمن OĞ بفهوم هوش وبا هوش است.از اولین نام هایی که ترکان با ان خود را معرفی کرده اند کلمه OĞUZ اوغوز است که معنی ما انسانهای با خرد است.
مفهوم طمغای OZ :انسان مقدس پس از مخلوط شدن با گوشت و استخوان اوز خوانده شده است.
ON-OĞ, yeryüzüne inip, maddeye bürünürken (ETE KEMİĞE BÜRÜNDÜM - YUNUS DİYE GÖRÜNDÜM ifadesini hatırlayalım) OZ'laşır
مفهوم طمغای OT-OZ : انسان OZ پس از پخته شدن و آزمایش شدن با آتش OT بصورت OT-OZ خوانده شده است.
Pişmesi gerekir. Bunun için OT'la (OD), ATEŞ'le imtihan edilir, yani zor şartlarda yaşamak durumunda kalır, sonunda OT-OZ olur.
مفهوم طمغای ON :در اساطیر ترک به نظام کل خلقت ON گفته میشود
Eski Türkler "DÜZENLİ BİR BÜTÜN (KÜLLÎ NİZAM)" olarak düşünülen KÂİNAT’a OL-ONİ derlerdi. Bu ifadede OL kelimesi DÜNYA, ikinci ON kelimesi de KOZMOS mânâsınadır.
ریشه کلمه آجونACUN(جهان در ترکی) از طمغای ON :در اساطیر ترکی به سیستم هایی که در آن موجودات زنده زندگی میکردند ÖC-ONON می گفتند که به تدریج به شکل آجونACUN در آمده است.در کتیبه های ترکان تعداد کهکشان هایی که در آن موجودات زنده زندگی می کنند 5 کهکشان آمده است.
Galaksilerin her biri bir ON’dur. Kozmik bir yapısı vardır, ancak canlı bulunmaz... Canlı bulunan sistemlere ÖC-ONON(ACUN) denilir. Eski Türkler bunların 5 adet olduğuna inanırlardı. Yani DÜNYA dışında 4 galakside daha hayat bulunduğunu düşünürlerdı. Bizim ÖC-ONON’umuz, SAMANYOLU ON’undaki GÜNEŞ sistemidir.
مفهوم ALKU-ON : در ترکی باستان معادل لغت ترکی ائورن evren (گیتی ) بصورت ALKU آمده است که وقتی با ON ترکیب میشود بصورت ALKU-ON در میاید که به معنی کل کاینات است.
Eski Türkler, EVRENSEL kelimesinin karşılığı olarak HERŞEYİ İÇİNE ALAN mânâsındaki ALKU kelimesiyle ON’u birleştirip ALKU-ON yapmış, bunu da KAİNAT, MÜKEVVENAT anlamında kullanmışlardır.
مفهوم طمغای AT :دارای مفهوم اتصال به خداوند است
AT = (TANRI’ya erişmek için) atılan – fırlatılan,
مفهوم طمغای AD :به معنی شناخته شده و معلوم است
AD = bilinen, tanınmış anlamlarına gelir
مفهوم طمغای UB و حرف B : به مفهوم بالاترین جایگاه است
B harfi UB = en yüce, kozmik değerler demektir
مفهوم طمغای Ök : طمغای اؤک به معنی رب و پروردگار می باشد.
Türkçe'de iki tane 'k' vardır: Birisi bildiğimiz 'k'dır, diğeri 'ök' diye okunur. Şimdi bu 'kök' olarak okunamaz. 'Kök' olamaz, çünkü ön tarafa 'ök' harfini yazmışlar, 'Kök' olsaydı diğerini koyardı.. Öyle yazmamış. Buraya başka bir harf koymuş... Bu ya 'ök'tür ya da 'ük'tür. Bu kelime Orhun yazıtlarında bir tek yerde geçiyor. Bunu 'köktürk' diye okuyorlar. Bu halbuki bu 'Öküktürk'tür... 'Ök' Rab demektir... Yani Rab Türk'ü diyor adam
مفهوم EDİN-ER ریشه نام تانری(خدا):ED در کتیبه های ترکی به معنی قدرت خلاق است و بصورت زیر به تانری تبدیل شده است.
EDİN-ER, EDİN-İR, DİNGİR, TENGİR, TENGRİ, TENRİ ve TANRI
مفهوم مار در کتیبه های پروترک :
در کتیبه های پروترک ها مار به عنوان جریان دهنده عوامل آسمانی بر زمین است.
TANRI da kendindeki iyiliği döne döne, YILAN gibi YER�e indirir, YERYÜZÜ bu şekilde varlığını sürdürür.
مفهوم گاو و بز در کتیبه های پروترک: گاو و بز باعث وصل شدن خوبی های روی زمین به آسمان هستند
Öyleyse İKİ BOYNUZLU BOĞA (ve İNEK) figürleri YERYÜZÜ�ndeki iyiliği göklerdeki TANRI�ya ulaştırmakta, bu şekilde bir nevi şükretmektedir� Bu anlayış MISIRLILAR�da da vardı. Ancak HİNDİSTAN�da doruğa ulaşır. HİNTLİLER�in KUTSAL İNEK inanışı hâlâ sürmektedir.
YERYÜZÜ�nde insanların İYİLİK ve BOLLUK içinde yaşamaları için TANRI�nın YERYÜZÜ�ne İYİLİK indirmesi, YERYÜZÜ�nün de ŞÜKÜR etmesi yetmez!.. BUĞ(BEY) ve BUVUN(BUDUN-MİLLET) İYİLİK içinde olmalı, ve onların İYİLİKLER�i TANRI�daki KÜN�e ulaşmalıdır.
مفهوم ÖZ-İÇİŞ :در مفهوم بهشت به کار رفته است.در اینجا انسان با سوختن در آتش عشق الهی دوباره به خدا باز میگردند.این مفهوم در اشعار ترکان نیز بسیار کاربرد دارد.
ÖZ�ün (kişinin manevi varlığının) İÇİŞ�i, TANRI�dan gelen ÖZ�ün ateşte yok olarak tekrar TANRI�ya varmasıdır. .. Binlerce yıl sonra bu anlayış �AŞKIN İLE YANAYIM / VARLIĞINDA YOK OLAYIM� tarzındaki tasavvufî şiirler olarak karşımıza çıkar.
مفهوم خورشید :خورشید در کتیبه ها به عنوان نام خدا بکار رفته چون قدرتمندترین و تنها ترین در آسمان است
ÖGÜL-UKUS insanı, TEK ve YARATICI KUDRET’i ifade için GÜNEŞ resmi çizmiştir. Bu hiç bir zaman onun GÜNEŞ’e taptığı anlamına gelmez!.. Gökte ve yerde gördüğü en kudretli cismi, ve de tek olan bu cismi, YARADAN’ın sembolü olarak kullanmıştır. Çünkü GÜNEŞ hayat verir, toprağı canlandırır, bitkileri yeşertir. İnsanları ısıtır. Bazen de kurutur, öldürür. Sonsuz bir enerji kaynağıdır.
مفهوم EZ ED A EM : به مفهوم مراسم تقدیس خداوند است.EZ یعنی تقدیس ED یعنی نمودن و خلق کردن EM یعنی وضعیت.در کتیبه ها این مراسم با خورشید و ماه و 7 نفر همراه انجام میشود.این هفت نفر به عنوان نماینده هستند.پشت عدد 7 معنی عمیقی وجود دارد.
Uygulanan EZ ED A EM, yani TAKDİS MERASİMİ’dir. EZ-takdis, ED-etme, yaratma, EM-duruş demektir. Hepsini birleştirince TAKDİS ETME MERASİMİ tamlaması elde edilir. Bunu ayrıca sağ alttaki KÜN ve AY figürlerinin YEDİ YALKIN’dan oluşan saçlarından, ELİ BELİNDE duruştan anlıyoruz Bu EM pozisyonudur. Dünyada HAYAT’ın mümkün olduğunu, ve bunun GÖK’le ilişkisini gösterir.
ROTO-TÜRKÇE’de ALT kelimesi “temsilci” demektir. 6 çizgi veya 6 noktayla ifade edilir. EKİ (AY) bu töreni TANRI adına yönettiğinden, TEMSİLCİ durumundadır.
Dikkat edilirse, AY’ın başında 6 YALKIN bulunduğu, KÜN’ün başındaki 7 YALKIN’dan birinin AY’ın başına uzanarak 7.yi tamamladığı görülür. Bunun çok derin mânâları vardır.
تقدس اعداد 17 و 11
İkinci halkada 17 BENEK var… EZ ED A ON kelimeleri birbirine kaynaşarak EZ-EDA-ON, CEDİ ON , ON CEDİ (şimdiki KAZAK-KIRGIZ telâffuzu), ve ONYEDİ… Yani EZ EDİ (takdis edilmiş, kutsal) ON(halkı için) …
En iç halkada 11 BENEK var… BU ER ON kelimeleri sıkışarak BİR-ON, sonra da ONBİR olmuştur. BİR (HAN’ın özelliği, tek)… ON (halkına), yani ON halkına HAN (olmak üzere)…
مهر سلیمان نمادی در کتیبه های پروترک پیش از یهودی ها به معنی جلال و جمال خداوند
MÜHR-Ü SÜLEYMAN, Yüce ALLAH’ın CELÂL ve CEMÂL sıfatlarını sembolize eder. Bu yüzden GÖK İKİLİSİ, yani İKİ İLÂHİ VASIF açıklaması son derece yerindedir. KUR’AN’da anlatıldığına göre, HZ. SÜLEYMAN bu MÜHÜR’ü yüzüğünde taşırmış. O yüzüğe sahip olduğu sürece de kuşların, Karıncaların dilini anlar, cinlere hükmedermiş. Bir gün cinlerden biri bu yüzüğü çalmış, SÜLEYMAN da bu KUDRET’ini kaybetmiş.
Hemen ekliyelim ki, KUR’AN’daki kıssalar da KAYA RESİMLERİ gibidir. ZAHİR’deki KELİMELER’in arkasında DERİN MÂNÂLAR vardır.
YAHUDİLER’in ALTI KÖŞELİ YILDIZ’I kendilerine SEMBOL ve BAYRAK yapmaları, MUSEVÎ HAZAR TÜRKLERİ’nden dolayıdır. Bilindiği gibi DÜNYA MÜSEVİLER’inin yarısından çoğunu HAZAR TÜRKLERİ’nin soyundan gelenler oluşturmaktadır. (Bakınız: Arthur Kostler, 13. KABİLE, Ansiclopedia Judaica) İsrail bayrağına MAVİ renkte işlenmesinin sebebi de, MAVİ’nin hemen bütün TÜRK boylarında TANRI’ya işaret etmesidir (GÖK rengi).
ریشه لغت پروترک ÖGİS به معنی پیغمبر: در ترکی باستان ÖG به معنی فلسفه است.İS به معنیdüşünce معرفت است.یعنی شخص دارای معرفت فلسفی .ÖGDİ نیز در ترکی به معنی مدحیه و هم معنی با övgü ستایش است.
ÖGİS karşılığında kullanılan peygamber sözünü de deyim olarak kabul etmek gerekmektedir. ÖG, felsefe demektir, bugün dilimizde ÖGE halinde prensip anlamında kullanılmaktadır. İS düşünce demek olduğuna göre, “Felsefi düşünce” sahibi kavramını ifade etmektedir. Ön-Türkler’de “doğru yolu gösteren, gerçeği gören kişi” demektir. Anadolu’da bu anlamda “uluğ kişi, eren, ermiş” sözcükleri kullanılmaktadır. Yazıtta, Anadolu lehçesiyle şu sözcükleri yakalayabiliriz.
کتیبه ترکی در فرانسه
برای اطلاعات بیشتر می توانید هریک از عنوانین را سرچ کنید و یا به لینک های زیر بروید
http://www.sonsuz.us/?q=node/tarih_turkler_ile_basladi
http://www.bilinmeyenturktarihi.com/tag/tarih-turklerle-baslar
http://www.bilinmeyenturktarihi.com/tag/on-turkleri
http://www.angelfire.com/tn3/tahir/trk93m.html
http://www.angelfire.com/tn3/tahir/trk90g.html
http://www.angelfire.com/tn3/tahir/trk92m.html
http://www.biroybil.com/showthread.php?20553-T%FCrkler-kimdir
http://www.turania.org/turan-tarihi/3359-turkler.html
http://www.angelfire.com/tn3/tahir/trk92k.html
قایناق : مازقامئت